-
Haber7 – ÖZEL
Pandemi sonrası tüm dünyada gıda fiyatlarında düşüş yaşanırken Türkiye bu noktada ayrışıyor.
Meyve ve Sebze fiyatları tarlada bir artarken, sofrada iki artıyor. Artışı üretici dışındaki gıda zincirinin diğer halkaları körüklüyor. Bazı ürünlerin üreticiden tüketiciye ulaşana kadar 4-5 katına çıkması, toplumda büyük tepkiye neden oluyor. Üreticiden tüketiciye kadar uzanan bu yolculukta, çeşitli ürünlerde araya giren şirket, perakende gibi unsurlar haksız fiyat artışına neden oluyor. Türkiye’nin meyve sebze açısından bereketli topraklara sahip olduğu halde, vatandaş meyve ve sebzeye ulaşmakta zorlanıyor. Ürünlerin tüketiciye ulaşana kadar ki sürecinde yaşanan her el değişikliği fiyat artışına neden oluyor.
AK Parti Adıyaman Milletvekili Doç. Dr. Resul Kurt, Haber7’ye konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunarak hem hal yasasından hem de fırsatçılıktan bahsetti. Vekil Kurt, sürecin çok aşamalı olmasını ve hal yasasının getirilerini anlattı. Türkiye’nin topraklarının oldukça verimli olduğunu söyleyen Resul Kurt, yaşanan tüm sorunları ve çözümlerini açıkladı.
ÜRETİCİDEN SOFRAYA KRİZ: NEDEN?
Türkiye’nin gıda üretiminde dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olduğunu belirten AK Parti Adıyaman Milletvekili Doç. Dr. Resul Kurt, çiftçinin üretim kapasitesinde bir sıkıntı bulunmadığını ancak ihracat – ithalat dengesinden kaynaklı sorunların yaşandığını belirtti. Resul Kurt, çeşitli ürünlerin iç pazara girmeden ihraç edilmesi, üreticiden tüketiciye kadar geçen aşamaların (aracılar, depolama, ambalaj ve nakliye giderleri gibi) fiyat artışına etkisi nedeniyle, sebze meyve fiyatları başta olmak üzere gıda fiyatlarında bir artış görülmesinin altını çizdi. Aracıların fazlalığı nedeniyle ürünlerin tüketiciye ulaşıncaya kadar her el değişikliğinde fiyatın arttığını açıklayan Resul Kurt, bu farkın nedenlerine değindi.
Resul Kurt, “Özellikle meyvecilikte bir çok çiftçinin ürünün toplanması sonrasında soğuk hava deposu gibi saklama olanaklarının düşük ve yetersiz olmasından dolayı üretici kazanmadan ürününü çok düşük fiyatla aracıya veriyor. Ancak aracılar da topladıkları ürünleri diğer toptancı ve hal esnafı aracılığıyla satışa sunmakta, bu süreçte de fiyatlar katlanarak artmaktadır. Diğer bir deyişle tarlada/bahçede 5-10 lira olan bir ürün markette, pazarda, manavda 50-60 TL’yi bulmaktadır” şeklinde konuştu.
BU ÇÖZÜMLE GIDAYA ULAŞMAK KOLAYLAŞABİLİR!
Piyasaya ve üreticilere hizmet verecek kapsamlı bir soğuk hava deposu, paketleme, boylama sistemi bulunmamasına dikkat çeken AK Parti Adıyaman Milletvekili Doç. Dr. Resul Kurt, lisanslı soğuk hava deposu kurulması ile meyvede fire ve zayiat azalacağı gibi uygun fiyatla marketler pazarcılar ve tedarikçilerin meyveye ulaşabileceğini dile getirdi. Bu şekilde üretimde kalitenin artacağını ifade eden Resul Kurt, çiftçinin talebine bağlı olarak buradan belirli bir komisyon karşılığında depo tarafından satışın yapılabileceğini ve devletinde vergi geliri elde edebileceğini söyledi. Bu çözüm önerisi ile sebze meyve fiyatlarının kontrol altına alınacağını açıklayan Kurt, kaliteli ve daha fazla üretim yapılabileceğini duyurdu.
Zincir marketlere ilişkin konuşan Resul Kurt, “Yine nakliye masraflarını düşürmek ve bölgesel kalkınmayı desteklemek için zincir marketlere satış yaptıkları sebze-meyvenin en azından yüzde ellisini bulundukları bölgedeki kurulacak soğuk hava deposu işletmelerinden, çiftçilerden veya çiftçi kooperatiflerinden temin etme zorunluluğu getirilmesi ile tarımda sorunlar azalacak ve fiyatlar düşecektir. Diğer bir deyişle meyve sebze gibi ürünlerde, zincir mağazalara sattıkları meyve sebzenin bir bölümünü mağazaların kurulu bulunduğu illerdeki üreticilerden alma zorunluluğu getirilmesi de maliyeti aşağıya çekecektir. Örneğin Edirne’deki zincir marketlerde satılacak meyve sebzeler için Edirne’deki üreticinin meyve sebzesi alınabilir. Böylece büyük bir maliyet kalemi olan nakliyede fiyatı düşeceği gibi fire ve ürün kayıpları en aza indirilebilecektir. Zincir marketler için sözleşmeli sebze meyve üreticiliği teşvik ve zorunlu olmalıdır” dedi.
HAL YASASI NELERİ GETİRİR?
Hal yasasına da değinen Resul Kurt, “Kanun gereği, malların perakende satışını yapanlar, bunların toptancı halinden satın alındığını veya toptancı haline bildirildiğini belgelemek zorunda olduğundan fiyatlar katlanarak artmaktadır. Belediyeler tarafından üreticiye kendi ürünlerinin satışı için öncelikli yer tahsis edilerek çiftçinin ürününü hal’e sokmadan (vergisini ödeyerek) doğrudan pazarda satabilmesi ve aracıların ortadan kaldırılması da fiyatları düşürecektir. Halihazırda Hal Yasası ile ilgili kapsamlı bir kanun çalışması bulunmuyor. Zaman zaman Hal Yasası ile ilgili beklentiler olsa da Yeni Hal Yasası teklifi konusunda henüz bir netlik bulunmuyor” ifadelerini kullandı.
Ayrıca sosyal medyada zaman zaman gündeme gelen ve sokağa dökülen meyve sebzelere görüntülerine ilişkin konuşan Resul Kurt, bu durumun halde fiyat artışı için mi döküldüğü, yoksa ihracattan dönen ve kalıntı olduğu için mi döküldüğü konusundaki farkın önemini vurguladı.